Doğuda Devam Eden Çatışma ortamı 120 bin öğrenciyi okulundan etti
7 Haziran seçimlerinden sonra başlayan ve her geçen gün artarak devam eden çatışma ve şiddet olayları bölge halkını olumsuz yönde etkilerken en büyük darbe ise eğitime vuruldu.
7 Haziran seçimlerinden sonra başlayan ve her geçen gün artarak devam eden çatışma ve şiddet olayları bölge halkını olumsuz yönde etkilerken en büyük darbe ise eğitime vuruldu. Yaklaşık 6 aydır devam eden çatışmalarda yüzlerce eğitim kurumu kullanılamaz hale getirilirken, resmi rakamlara göre 120 bin öğrenci ise okullarından oldu.
Konuyla ilgili olarak İlke haber Ajansı’na (İLKHA) konuşan Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir-Sen) Van Şube Başkanı Osman Ayşin, 7 Haziran seçimlerinin ardından özellikle PKK’liler tarafından kazılan çukurlar ile oluşturulan barikatlar nedeniyle yaklaşık 120 bin öğrencinin okullarından olduğunu ve yüzlerce eğitim öğretim kurumunun da saldırılara maruz kaldığını söyledi.
“Yüzlerce eğitim kurumu kullanılamaz halde”
Çözüm sürecinin sonlandırılmasının ardından PKK’lilerin çatışmaları şehirlere taşıdığını hatırlatan Ayşin, “7 Haziran seçimleri sonrasında özellikle terör odaklarının şehirlere inmesi ile çukur ve barikatlar oluşturuldu. Daha sonra okullarımıza yönelik saldırılar hız kazandı. Maalesef çatışma ve şiddet ortamı çocuklarımızı da okullarından etti. Hâlihazırda devletin açıkladığı rakamlara göre 120 bin öğrencimizin okullarından olduğunu bu bölgelerde bulunan okullarımızın çoğunun yakılıp yıkıldığı ve tahrip edildiğini biliyoruz.” dedi.
Bölgenin eğitim alanında dezavantajlı bir durumda olduğunu ve yaşanan çatışmaların da bunu körüklediğini aktaran Ayşin, “Bu ciddi anlamda başarımızı olumsuz yönde etkilemiştir. Çatışmaların yaşandığı ilçe ve mahallelerimizde öğretmenlerimiz bugün artık görev yaptıkları okullardan ayrılmış ve dolayısıyla devlet de tedbir amaçlı çocukları oradan alıp telafi eğitimine tabi tutacağını belirtmiştir.” ifadelerini kullandı.
Telafi eğitimleri nasıl verilmeli?
Telafi eğitimleri verilirken çocukların psikolojik durumlarının göz önüne alınması gerektiğini de kaydeden Ayşin, “Çatışma ve şiddet ortamından dolayı çocuklarımızın psikolojik bir travma yaşadığını biliyoruz. Onun için bu eğitimler verildiğinde çocukların bu durumu da göz önüne alınmalı ve çocuklara psikolojik destek de sağlanmalıdır. Telafi eğitimleri ile kısa sürece bu aksaklığın telafisi mümkün görünmezken, 15 tatilde ya da hafta sonu eğitimleriyle de bu açığın kapanması mümkün görünmüyor. Dolayısıyla bu telafi dersleri uzun vadeye yayılmalıdır.” tespitinde bulundu.
“Okullarımızdan uzak durun”
Eğitim kurumlarına yönelik saldırıların esef verici bir durum olduğunu da sözlerine ekleyen Ayşin şunları söyledi:
“Okullara yapılan saldırılar dehşet verici bir boyuta ulaşmış durumda. Okullarımıza yapılan saldırılar kabul edilemez. Netice itibarıyla buralar çocuklarımızın eğitim yuvalarıdır. Hiç kimse buralara saldırma hakkını kendinde görmemeli. Okullarımızdan uzak dursunlar. Çocuklarımızın çatışma ortamına çekilmeleri doğru değildir. Bizler bu saldırıları da kınıyoruz.”
Çatışmaların da bir an önce sonlandırılması gerektiğini ifade eden Ayşin, bölgenin geleceği için bunun şart olduğunu sözlerine ekledi. (Murat Dalgın-İLKHA)