06.Kasım 2015 Taşeron İşçiler Kadroya Alınıyor ,İşte Taşeron İşçilerde Kadroya Alınacaklar
Tüm taşeron işçilerin gözü Bakan Faruk Çelik'in taşeron işçilere kadroya alınacağı müjdesine çevrilmişti ki Başbakan Ahmet Davutoğlu'ndan Taşeron işçilerin kadro surunu çözümü konusunda son dakika açıklaması geldi.
Tüm taşeron işçilerin gözü Bakan Faruk Çelik'in taşeron işçilere kadroya alınacağı müjdesine çevrilmişti ki Başbakan Ahmet Davutoğlu'ndan Taşeron işçilerin kadro surunu çözümü konusunda son dakika açıklaması geldi.
Şimşek: Taşeron işçileri kadroya alacağız
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, asli işi yapan taşeron işçilerin kadroya alınacağını belirtti. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, katıldığı bir teleziyon programında gündeme ve Ak Parti'nin seçim vaatlerine dair değerlendirmelerde bulundu.
İşte Mehmet Şimşek'in açıklamalarında öne çıkanlar:
* 2016'da asgari ücret 1.300 TL olacak. Artışın bazı sektörlere olumsuz etkisi olabilir. Yükün büyük kısmı işverinin üzerinde olacak.
ASLİ İŞİ YAPAN TAŞERONA KADRO
* Taşeron işçileri kadroya alacağız ancak asli işi yapan taşeron işçileri kadroya alacağız. sağlık Bakanlığı'nda yemek işiyle uğraşanları asli işleri olmadığı için kadroya almayacağız. Güvenlik işi de Sağlık Bakanlığı'nın işi değil. Yan işlerde taşeron işçilik devam edecek ama taşeron işçilerin durumu iyileştirilecek
* Türkiye bütün dış şokların tam merkezinde.
* Milli gelir cari, reel ve satın alma gücüne göre arttı. Makyajlama asla olmaz. Kur çok oynak olduğu için satın alma gücünü baz aldık.
* Kur henüz Türkiye'deki siyasal durumu fiyatlamadı.
* Piyasalarda oynaklık var, küresel ekonomilerde sorunlar var, seçimden sonra hükümetin hemen kurulması, bu hükümetin reform yapması ve beklentilerin iyileşmesi gerekiyor.
* Rusya küçülüyor, Ortadoğu'nun hali belli. Tüm bunlara rağmen Türkiye 2015 yılı büyüme rakamını yüzde 4'ten yüzde 3'e revize etti. Yüzde 3'lük büyüme bugünkü konjonktürde iyi.
* Şu anda Doğu'da ekonomi can çekişiyor. Demokrasi şiddetle birlikte yaşayamaz.
Taşeron işçilere 2 ay içinde kadro verilecek
Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz taşeron işçilere müjdeyi verdi
Başbakan Yardımcısı Cevdet Yılmaz, taşeron işçilere kadro ile ilgili, "Şimdi bu düzenlemenin ikincil düzenlemelerini Maliye Bakanlığımız, Çalışma Bakanlığımız ile iş birliği içerisinde yapıyor. İnşallah bunlar kısa bir süre içerisinde, bu yıl içerisinde tamamlanacak ve uygulamaya da başlamış olacağız" dedi.
2016 YILI İÇİNDE KADROYA GEÇECEKLER
Bakan şunları söyledi; Bu konuda bir düzenleme yaptık zaten. Şimdi bu düzenlemenin ikincil düzenlemelerini Maliye Bakanlığımız, Çalışma Bakanlığımız ile iş birliği içerisinde yapıyorlar. İnşallah bunlar kısa bir süre içerisinde, bu yıl içerisinde tamamlanacak ve uygulamaya da başlamış olacağız. Birçok taşeron işçimize kamuda istihdam edilme imkanı doğmuş olacak. Çalışanlarımızın hakkını nasıl daha iyiye götürürüz diye çalışmalar yaptık. Bundan sonra da hep bu iyileştirme yönündeki çalışmalarımız devam edecek.
Bakanın sözünü ettiği tarih ise en geç Aralık ayı görülürken kamuda çalışan 750 bini aşkın taşeron işçi bulunuyor..
Davutoğlu talimatı verdi! Milyonlarca işçiyi sevindirecek haber
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Ahmet Davutoğlu, HAK-İŞ Genel Kurulu'nda hitap etti... Başbakan Davutoğlu, HAK-İŞ Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, "Toplu sözleşme süreci devam eden taşeron işçilerin toplu sözleşmelerinin sonuçlandırılması, ivedilikle sonuçlandırılması için gereken talimatları da buradan veriyorum" dedi.
Başbakan Davutoğlu'nun konuşmasından satırbaşları;
- Emek ve sermayenin karşı karşıya getirildiği o yıllardan bu güne HAK-İŞ büyük işler ve değerler üretti. Adalet ve özgürlüklerden yana oldu. Kültürel hayatı doğrudan etkiledi.
- 1976 yılından beri sizleri yakından takip eden bir arkadaşınızım. Öğrencilik yıllarımızda HAK-İŞ gür bir sesle biz de buradayız dedi. Türkiye'nin sendikal hareketine önemli bir mühür vurdu. Eski Türkiye'nin 70'li yıllarında faaliyete geçti. Yerli işçileri ve milli işçileri savundu. HAK-İŞ'i kurmanın o dönemde ne anlama geleceğini ne zorluklarla kurulduğunu ortaya koyuyordu. Hak mücadelesinde 40.yıla ulaşan HAK-İŞ işçi haklarını savunmanın parlak örnekleriyle dolu oldu.
- Millete tepeden bakan bir anlayış eski Türkiye'de kaldı. O anlayış bir taraftan başörtülü kadınlara bakar örtünmeyeceksiniz der diğer tarafa döner ana dilinde konuşmayacaksın derdi.
- Milletimiz 3 Kasım 2002'de eski Türkiye'nin siyasi aktörlerini tarihin karanlık sayfalarına gömerek çalışkan Ak Parti kadrolarını göreve getirdi. AK Parti hükümetlerinde milletimizin ödediği vergileri faiz için değil hizmet ve yatırım için kullanıyoruz.
- 7 Haziran'dan bu yana birileri terör kartına sarıldı. Tüm teröristleri üstümüze saldılar. Barış iddiasında bulunanlara emek dünyasından sesleniyorum. Diyarbakır'da çorbacıda çalışan kardeşimiz ve oraya çorba içmeye gelen vatandaşımızı öldüler. Onların ve emekçilerimizin hakkını korumak için bir tek terörist kalmayana kadar mücadele edeceğimizi ilan ediyorum. Türkiye artık eski Türkiye değil. Kimse heveslere kapılmasın. Terörün kimliğine dayandığı ideolojiye bakmayız.
- Hakça ve adaletçe bir seferberlik başlatacağız. Hakkın adaletçe paylaşacağı bir Türkiye için çalışıyoruz.
TAŞERON İŞÇİ ÖNERGESİ
CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak’ın soru önergesini yanıtlayan Çelik, Türkiye’de Temmuz 2014 itibarıyla çalışan toplam 1 milyon 361 bin 673 taşeron işçi çalıştığını; 755 bin 81 işçinin kamuda, 606 bin 292 işçinin özel sektörde altişverene bağlı olarak çalıştığını açıkladı.
Bir çocuk işçi öldü
Çelik’in verdiği bilgilere göre 2001’den bu yana 15 yaş altında bir işçi, iş kazalarında öldü; 3 çocuk işçi ise iş göremez hale geldi.
Çelik, 2001’den bu yana yıllar itibarıyla iş kazalarında ölenlere ilişkin sayısal verileri de açıkladı. Buna göre en fazla ölüm bin 700 ile 2011’de yaşandı. 2001’de bin 8, 2002’de 872, 2003’te 810, 2004’te 841, 2005’te bin 72, 2006’da bin 592, 2007’de bin 43, 2008’de 865, 2009’da bin 171, 2010’da bin 444, 2011’de bin 700, 2012’de ise 744 işçi iş kazalarında yaşamını yitirdi.
Ayda 31 işçi ölüyor
Çelik’in verdiği bilgilere göre 2001-2012 arasında 13 bin 162 işçi yaşamını yitirdi. Bu da iş kazalarında ayda ortalama 31, yılda ise ortalama bin 96 işçinin yaşamını yitirdiğini gözler önüne serdi.
Çelik, 2013 itibarıyla 4/a kapsamında asgari ücretle 4 milyon 780 bin 807 kişinin istihdam edildiğini de ifade etti
Taşeron işçiler için kadro müjdesi!
Taşeron işçiler için kadro müjdesi eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Adayı Faruk Çelik'ten geldi.
Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Adayı Faruk Çelik, Şanlıurfa'da yerel ve ulusal basın mensuplarıyla bir araya geldi. Taşeron işçiler için iş güvencesi verileceğini belirten Çelik, asgari ücretin bin 300 lira olacağını söyledi.
Çelik, "Taşeronla ilgili yasa meclise geçmiş ve bakanlar kuruluna sunulmuştu. Hükümet kurulamadığı için gerekli netice alınamadı. Kamuda çalışan taşeronlara iş güvencesi getirdik. Bakınız karayollarında çalışan yaklaşık 6 bin işçimiz bu anlayışla şimdi kadroya geçti. Aynı şekilde kamuda çalışanlara iş güvencesi gelecek. Taşeron işçiler artık çalışacak mıyım, çalışmayacak mıyım diye endişe etmeyecek ve iş güvencesine sahip olabilecek" ifadelerini kullandı.
Başbakan'dan Taşeron İşçi müjdesi
Başbakan'dan seçim öncesi kadro müjdesi. Başbakan Ahmet Davutoğlu, 6 bin 417 karayolu işçisinin kadroya alınacağının müjdesini verdi.
Başbakan'dan seçim öncesi kadro müjdesi. Yol-İş Sendikası toplantısında konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, seçim öncesi kadro müjdesi verdi. Davutoğlu, "6 bin 417 karayolu işçisi kadroya alınacak. Hayırlı olsun." dedi.
Taşeron işçilerle ilgili yeni çalışma geliyor
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, taşeron işçilerle ilgili yeni bir çalışma olduğunu söyledi.
Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, taşeron işçilerle ilgili yeni bir çalışma olduğunu belirterek "Asli iş yapanlar tabi ki farklı bir çerçevede değerlendirilecek. Daha çok hizmet alımına konu olan ikincil işler ayrı şekilde değerlendirilecek. Emekçilerimize ve tüm çalışanlarımıza daha iyi bir yaşam standardı için çalışacağız. Bu konuda çok hassasız" dedi.
Gaziantep Gazeteciler Cemiyeti'ni ziyaret eden Bakan Şimşek, burada yaptığı konuşmada iktidara geldikleri yıldan beri ne aldatan ne de aldanan olmamak adına çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
Şimşek, bu seçim döneminde de sadece yapılabilecek şeyleri vadedeceklerini, Türkiye'deki sorunların bitirildiği iddiasında hiç bir zaman bulunmadıklarını belirterek "Her zaman önemli aşamalar kaydettiğimizi söyledik, ama yapılacak daha işlerimizin olduğunu da dile getirdik. Bu yönde de devam edeceğiz. Ülkeyi kalkındıracak çalışmalar yapmaya devam edeceğiz" dedi.
Gaziantep ve yöresinin zengin kültürü ve değerleriyle Türkiye'nin yeni kalkınma motoru olacağına inandığını anlatan Şimşek, her zaman kardeşlik, çözüm, huzur, yatırım ve gelir kelimelerinin zenginleştirilmesi için çaba gösterdiklerini vurguladı.
Şimşek, yaklaşan seçimlerin tüm Türkiye'ye hayırlı olmasını temenni ederek tüm siyasi partilere ve adaylarına başarılar diledi.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Bakan Şimşek, taşeron işçilerle ilgili daha önce bir çalışma yapıldığını hatırlatarak maaşları, özlük haklarını, kıdem tazminatı ve yıllık izin gibi uygulamada bir çok sıkıntıyı dikkate alan düzenlemelerin yapıldığını kaydetti.
Sadece çalışma yapmakla yetinmeyip yasal düzenleme konusunda da ilerleme kaydedildiğine dikkati çeken Şimşek, şöyle devam etti:
"Taşeron işçilerle ilgili Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız özellikle son bir yıl içerisinde önemli düzenlemelerde bulundu. Bunun ötesinde ilave bir çalışma var. Fakat nihai şekil verilmediği için bugünden spekülasyonda bulunmayayım. Sadece şunu söyleyebilirim, asli iş yapanlar tabi ki farklı bir çerçevede değerlendirilecek. Daha çok hizmet alımına konu olan ikincil işler ayrı şekilde değerlendirilecek. Emekçilerimize ve tüm çalışanlarımıza daha iyi bir yaşam standardı için çalışacağız. Bu konuda çok hassasız. Özellikle alın terinin zamanında ve hakkıyla ödenmesi, sosyal güvenlik ve kıdem tazminatı gibi konularda maksimum hassasiyetimizi sürdüreceğiz."
Şimşek, 1915 olaylarına ilişkin Ermeni iddialarıyla ilgi bir soru üzerine de konunun "çamur at izi kalsın" politikasından ibaret olduğunu ifade ederek "Batı kendi utanç sayfalarını es geçiyor. Hiç mi Balkanlara bakmıyorlar? Biz dediğimiz gibi, gelsinler kendi envanterimizi açalım, onlar da açsın, tarihçiler konuyu aydınlatsın. Önce kendi çirkin tarihlerine baksınlar. Tamamen konu siyaset malzemesi olmuş durumda. İnanıyorum ki er ya da geç arşivler her kesim tarafından incelenecek ve daha makul, gerçekçi bir sonuca ulaşılacak" diye konuştu.
Taşeron işçi sorununa kökten çözüm
Taşeron sorununa kökten çözüm Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, taşeron sorununun Eylül'e kadar çözüleceğini söyledi. Bakanlar Kurulu kararıyla hangi işlerde hizmet alımı yapılacağının belirleneceğini belirten Çelik, "Böylece hizmet alımı, asıl iş karışımı ortadan kalkmış olacak" dedi. Çelik, 100-150 bin civarında taşeron işçinin asıl işte çalıştığını kaydederek, bunların ya kadroya alınacağını ya da tazminatlarının ödeneceğini ifade etti. Çelik, Kıdem Tazminatı Fonu düzenlemesinin de seçimden sonra uzlaşma sağlanarak hayata geçeceğini kaydetti.
Çelik: Taşeron işçilerin kadro değerlendirmesi tamamlandı
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik, Karayollarındaki taşeron işçilerin, kadroya alınmaları konusundaki değerlendirmeyi tamamladıklarını, ayrıntılı açıklamayı Başbakan Davutoğlu'nun yapacağını söyledi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, TBMM Genel Kurulu'nda görüşülen İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'ndan 15 maddenin çıkarılacağını, 15 maddede de önergelerle değişiklik yapılacağını bildirdi.
Çelik, Genel Kurul'da tasarının tümü üzerinde yaptığı açıklamada, son derece önemli bir yasayı görüştüklerini kaydetti.
Alt ve üst komisyon çalışmalarının ardından dün ve bugün de komisyon üyeleriyle yapılabilecekler konusunda yoğun bir çalışma gerçekleştirdiklerini belirten Çelik, "Tasarıdan 15 maddenin çıkarılması, 15 maddenin de yeni önergelerle daha da zenginleşmesi ve rayına oturması konusunda arkadaşlarımızın katkısı oldu" dedi.
Bakan Faruk Çelik, Karayollarındaki taşeron işçilerin, ihtiyaçlar doğrultusunda kadroya alınmaları konusunda bir değerlendirmeyi tamamladıklarını, ayrıntılı açıklamayı Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun yapacağını bildirdi.
Bakan Çelik, iş kazalarının sadece mevzuat boyutuyla çözülemeyeceğini belirterek, "Duyarlı bir işveren ile iyi yetişmiş işçi de önemli" dedi.
Bakan Çelik, "İş güvenliği uzmanını görevini yaptı diye bir işveren işinden alır ise asgari 20 aylık bir tazminat ödemekle karşı karşıya kalacak. Bu 'ücretini işverenden alıyor' denilen iş güvenliği uzmanının bir güvenceye kavuşması anlamında önemli bir düzenleme" şeklinde konuştu.
Seyyanen ücret artışları
Seyyanen ücret artışlarına ilişkin soru üzerine Çelik, emeklilere 2003 yılında 75 lira ile 100 lira arasında seyyanen zam yapıldığını belirterek, 2010 ve 2011 yıllarında ise 60 lira seyyanen zam yapıldığını kaydetti.
SSK aylığında 2003 yılında yüzde 30, Bağ-Kur esnaf aylığında yüzde 67, Bağ-Kur tarım aylığında yüzde 151'lik artışlar yapıldığını anımsatan Çelik, "Dolayısıyla, 2003 yılından bugüne bizim emeklileri enflasyona ezdirmemenin yanında, enflasyon üzerinde artış sağlamanın yanında, seyyanen yaptığımız artışlarla da alt gelir gruplarını yukarı taşıma ve buradaki gelir makasını daraltma konusunda çalışmalarımızı aynı kararlılıkla sürdürüyoruz" dedi.
HDP Grubu adına söz alan Hakkari Milletvekili Adil Zozani, 2002 yılından bu yana meydana gelen iş kazalar sonucu yaşamını yitirenlerle ilgili rakamlara değinerek, geçen yıl bin 600 işçinin iş kazasında yaşamını yitirdiğini söyledi.
Bunlardan 301 işçinin Soma'daki faciada yaşamını yitirdiğini anımsatan Zozani, yeraltında çalışan emekçilere verilen sözlerin tutulmadığını kaydetti.
CHP İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi, bu tasarının sorunları çözmeyeceğini belirterek, "(Gelin ILO standartlarına uygun bir düzenleme yapalım) dedik ama anlatamadık. Ne zaman insanlar ölüyor, ne zaman iş cinayetleri oluyor hemen bir yasa gündeme geliyor. ' İş cinayetlerini önlemek, iş cinayetlerine son verilmek isteniyorsa iş sağlığı güvenliği uzmanlarını bağımsız bir yapıda oluşturalım' dedik. 'Özerk bir yapı olsun' dedik. Ne oldu? Komisyonda reddedildi." şeklinde konuştu.
MHP Samsun Milletvekili Cemalettin Şimşek, bazı ekonomik verileri anımsatarak, hükümet politikalarını eleştirdi.
Şimşek, yine bu dönemde demokrasi ve hukuk devletinden hızla uzaklaşıldığını savundu.
Taşeron işçilerine kadro verilmeyecek!
Çalışma Bakanı Faruk Çelik, Bakanlar Kurulu'nun hangi alanlarda hizmet alımı yapılacağını belirlemesi sonrasında, kapsam dışında kalanlara kadro verilmeyeceğini belirtti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çelik, Kanal 7 Televizyonu Başkent Kulisi programında gazeteci Mehmet Acet'in sorularını cevapladı.
Bakan Çelik, kamuda şuan hizmet alımında 700 bin personel çalıştırıldığını, bunun 525 binin yardımcı hizmetlerde çalıştığını belirtti. Bu tespit, kalan 175 bine yakın kişinin ise kamuda asıl işçilerle aynı işlerde çalıştırıldığı anlamına geliyor.
Faruk Çelik, çıkarılan kanuni düzenleme ile yıllık izin, sendikal, kıdem tazminatı hakkı getirildiğini, en az 3 yıllık ihale ile 3 yıllık çalışma garantisi getirildiğine dikkat çekti.
Bakanın hizmet alımı ve asıl işçi ayrımına ilişkin olarak yaptığı örneklendirme ise şu şekilde oldu: "Diyelimki hastanelerde hemşire asıl kadrodur. Eğer siz temizlik elemanı alıp hemşire olarak çalıştırırsanız bu zulüm oluyor. Asıl hemşire 2500 lira, taşeron işçi 1200 lira alıyor. bu sürdürülebilir değil. Aynı şey Karayollarında var. 6400 karayolları işçisi ülkenin 11 bin km. yol yapımında taşeron olarak çalışıoyor. Ama karayollarındaki asıl işçilerde aynı işi yapıyor. Mahkeme bunlar aynı işi yapıyor, dolaysıyla burada muvazaa var. Bunları kadroya alın, almıyormusunuz tazminatlarını ödeyin diyor."
Çelik, ayrıca hangi alanlarda hizmet alımı yapılacağı konusunda bir Bakanlar Kurulu Kararının çıkarılacağının altını çizdi. Söz konusu Bakanlar Kurulu kararı, sosyal tarafların görüşlerinin alınması sonrasında, seçimden sonra Eylül ayında çıkarılacak.
Bakanlar Kurulu kararının çıkmasının akabinde hangi alanlarda hizmet alımı yapılabileceğinin tek tek belirlenmiş olacağını söyleyen Çelik, çıkarılacak Bakanlar Kurulu Kararının ipuçlarını ise şu şekilde verdi: "Temizlik, güvenlik, yemek işleri yardımcı iş... Bunlara diğer kurumların da ilave edeceği bir kaç iş daha olabilir." .
Kadro verilecek mi?
Bakan Faruk Çelik, gazeteci Mehmet Acet'in "Hizmet alımı dışında çalıştırılanlara kadro mu verilecek" şeklindeki sorusuna ise net yanıt vermekten çekindi. Bakan Çelik, Bakanlar Kurulunca belirlenen alanlar dışındaki alanlarda çalıştırılanlara kadro verilmeyeceğini belirtti. Bunların ya yardımcı hizmetlerde çalıştırılacağını ya da kıdem tazminatlarının verileceğini ifade etti.
TAŞERON İŞÇİLERİN ÜCRET ZAFERİ
Zonguldak'ın Kilimli İlçesi Çatalağzı Beldesi'nde geçen Aralık ayında özelleştirilen Çatalağzı Termik Santrali'nde (ÇATES) çalışan 135 taşeron işçisi, ücretlerinde indirim yapıldığı gerekçesiyle iş bırakma eylemi yaptı. Görüşmelerde işverenin eski ücret üzerinden ödemeyi kabul etmesiyle işçiler büyük sevinç yaşadı.
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nca özelleştirilerek geçen Aralık ayında Bereket Grubu'na ait Elsan Elektrik Gereçleri Sanayi ve Ticaret A.Ş.'ye devredilen ÇATES'te, ücretlerinin 1350 liradan 950 liraya düşürüldüğünü iddia eden 135 taşeron işçi, dün sabah iş bırakma eylemi başlattı. Eylemin ikinci gününde ÇATES önünde toplanan işçilere eşleri ve yakınları da destek verdi.
Hangi tarih sonrası taşeron işçiler kıdem tazminatını alacak?
Yönetmelik taşeron işçisi için torba kanun yürürlük 11/9/2014 tarihini esas alıyor. Bu tarihten önce iş sözleşmesi feshedilmiş olan işçilere kıdem tazminatı ödenmeyecek. Bu tarihten sonra çalışmasını sürdürenlerin kıdem tazminatlarının hesabında kamu kurum veya kuruluşlarında ilk işe başladıkları tarih esas alınacaktır. Kıdem tazminatı talebinde bulunan taşeron işçiler çalıştığı kamu kurum veya kuruluşlarında geçen hizmet sürelerini gösterir hizmet cetvelini almak zorunda.
Taşeron işçi kıdem tazminatını hangi durumda hak kazanır?
Kıdem tazminatını hak kazanabilmek için 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesine göre işten ayrılması gerekiyor.
Aynı kamu kurum veya kuruluşunda çalışanlar nasıl kıdem tazminatı alacak?
1) Alt işverenlerinin değişip değişmediğine bakılmaksızın aralıksız olarak aynı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde çalışan işçilerin kıdem tazminatına esas hizmet süreleri, bu işyerlerinde 4734 sayılı Kanunun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi uyarınca yapılan ihaleler kapsamında geçen toplam çalışma süreleri esas alınarak tespit olunur.
2) Son alt işverenleri ile yapılmış olan iş sözleşmeleri kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde sona eren işçilerin birinci fıkraya göre tespit edilen sürelere ilişkin kıdem tazminatları, ilgili kamu kurum veya kuruluşu tarafından ödenir.
Farklı kamu kurum veya kuruluşunda çalışanlara nasıl ödenir?
1) Aynı alt işveren tarafından ve aynı iş sözleşmesine tabi olarak farklı kamu kurum veya kuruluşlarında çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatına esas hizmet süreleri, 4734 sayılı Kanunun 62 nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında farklı kamu kurum veya kuruluşuna ait işyerlerinde geçen hizmet sürelerinin toplamı esas alınarak tespit olunur.
Bakan Çelikten erken emeklilik ve taşeron açıklaması
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, dünyada vatandaşını 50 yaşında emekli yapan bir ülke olmadığını belirterek, "Türkiye'ye haksızlık etmeyelim, Türkiye'nin geleceğine taş koymayalım. Burada popülizm olmaz. Bu siyaset yapılmayacak bir iştir. Burada bir siyaset yaparsak, yapıldı 1991'de siyaset, benim babam da şapkayı tavana atmıştır büyük ihtimalle, şimdi 97 yaşında babam, 'Erken emekli olurum' diye" dedi.
Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğine (BESOB) bağlı oda başkanları ve Kapalı Çarşı'daki "Alt Çarşı"daki esnafı ziyaret eden Çelik, bakanlığının çalışma hayatına ilişkin çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu.
Çelik, Bakanlar Kurulunda uzun süre tartıştıktan sonra İş Sağlığı ve Güvenliği Yasasına bir madde koyduklarını hatırlatarak, "Şimdi esnaf kardeşimiz esnaflıktan ayrılmış ama 1, 2, 3 yıllık Bağ-Kur prim borcu var. Şimdi bu esnaf kardeşimizin sağlıktan yararlanma imkanı yok. Neden? 60 gün prim ödemediği zaman, sağlıktan yararlanma imkanı yok. Bir yılı aşmış prim ödeyememiş, esnaflığı bırakmış veya esnaflığa devam ediyor da prim ödeyemiyor. Bir başka ifadeyle 10 yıllık prim borcu var, dolayısıyla sağlıktan yararlanamıyor ama primleri ödeme şansı yok" diye konuştu.
Genel Sağlık Sigortasını bütün vatandaşlar için çıkardıklarını vurgulayan Çelik, kapsam içinde olmasına rağmen esnafın bundan yararlanamadığını anlattı. Bu konuda da düzenlemeye gittiklerini bildiren Çelik, şöyle devam etti:
"Ne yapalım? Prim borcu olanın primini dondurduk, emekliliğini de dondurduk, 'Kardeşim git şimdi gelir testine gir, sağlıktan yararlanmaya devam et. Ne zaman imkanın olursa, eski prim gününle prim borcunu ihya edebilirsin ve borçlanarak tekrar emekli olabilirsin ama bugün sağlıktan mahrumiyetini ortadan kaldıralım, sen de sağlıktan yararlan' diye maddeyi koyduk. Şu anda Meclis'te komisyonlardan geçti, önümüzdeki hafta, bu hafta değil, bir sonraki hafta Genel Kurul'dan geçecek. Böylece 1 milyon 300 bin esnafımızın, prim borcu olan esnafımızın sağlıktan yararlanamama gibi bir sıkıntısını tümden ortadan kaldırmış oluyoruz."
Çelik, primlerin yapılandırılmasını da gerçekleştirdiklerini, halen tam netice alınmamasına rağmen 2 milyon 200 bin kişi ve firmanın yapılandırmaya girdiğini belirterek, "Tam 4,5 milyar lira peşin olarak ödeme gerçekleşti ve 36 milyar liralık da yapılandırma gerçekleştirildi. Bunların içerisinde 1 milyon Bağ-Kur'lu kardeşimiz de bu yapılanmaya iştirak ettiler" ifadesini kullandı.
Esnaf kredileri ve faizlerle ilgili 2002'den beri çok yoğun mücadeleler verdiklerini anlatan Çelik, kredi faizlerinin minimize edilmesi noktasında önemli neticeler aldıklarını, dönemin Başbakanı, bugünün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da da desteğiyle 800 şubeden 200'e inen esnaf kredi kooperatif merkezlerinin bine çıktığını belirtti.
- "Bölgemizdeki ateş çemberine rağmen..."
Çelik, "Sosyal Güvenlik Destek Primi"ne bir çare bulsanız?" şeklinde talepler geldiğine de değinerek, şunları kaydetti:
"Yüzde 15 kesintiyle ilgili. O da hemen bizim masamızda duran bir konudur, çalıştığımız bir konudur şu anda. 'Hangi yaş ne şekilde, hangi dönemlerde bu konudaki kesintiyi kaldırabiliriz?' Bu çalışmayı şu anda bütün bakanlıklarımızda gerçekleştiriyoruz. İnşallah her gün iyiye, daha güzele koşuyoruz. Dünyadaki bütün sıkıntılara, problemlere, bölgemizdeki ateş çemberine rağmen, Allah'a şükür Türkiye, insanımızın şartlarını, koşullarını, iyileştirme mücadelesi içerisinde. Her şey bitti mi? O zaten mümkün değil. Aşılabilecek sorunlarla uğraşmak gerekiyor, aşılamayacak sorunları Allah vermesin. Suriye'de, Irak'ta hangi sorunu aşacaksınız? Hatta Yunanistan'da yaşanan sorunlara baktığınız zaman devasa, katmerli, aşılması zor sorunlar ama çok şükür bizimkilerin elimiz değdiği, hükümete taşındığı an bir bir çözüldüğünü görüyorsunuz."
- "Taşeronla ilgili sıkıntıların tümünü bitirmiş oluyoruz"
Bakan Çelik, bir soru üzerine, "taşeron" diye bir kavramın yaygınlaştırıldığını, aslında "alt işveren" ifadesinin daha uygun olduğunu ifade ederek, bu konuyla ilgili çok önemli bir düzenlemenin Meclis'ten geçtiğini belirtti.
Bunların gözardı edildiğini anlatan Çelik, "(Taşeron) diye ifade ettiğiniz işçilerimize bir kere 3 yıllık sözleşme yapma imkanı getirdik. Yani 11,5 ay çalışan işçiler şimdi, en az 3 yıl çalışacaklar. 3 yıllık bir iş güvencesi geldi. Yıllık izin hakları yoktu, yıllık 15 gün izin hakkını elde ettiler. Kıdem tazminat hakları yoktu, şimdi kamunun güvencesinde kıdem tazminat hakları onlara verildi. Örgütlenme hakları yoktu, şimdi sendikalı oldular, toplu sözleşme haklarını elde ettiler. Diğer işçilerin elde ettiği haklar ne ise bunların tamamı alt işveren işçisine de verildi. Şu anda bu yönüyle bir problem yok" değerlendirmesinde bulundu.
Çelik, "Hangi işler asıl, hangi işler alt işveren işidir?" noktasında sorun olduğunu, bununla ilgili bir Bakanlar Kurulu kararının çıkması gerektiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"O çıkmadı henüz, o çıktığı an bundan sonra yardımcı işlerle asıl işler birbirine karışmayacak. Onun çıkışı için şu anda sosyal taraflarla, sendikalarla çalışmalarımızı sürdürüyoruz, böylece geleceğe dönük taşeronla ilgili sıkıntıların tümünü bitirmiş oluyoruz. Diyeceğiz ki burada çalışanlar asıl işçidir, şurada temizlik, güvenlik, yemek işini yapanlar mesela bunlar yardımcı işlerdir ama diğer işler ise asıl iştir diye bu Bakanlar Kurulu kararından sonra netleşmiş olacak ve bu kargaşa tümden bitmiş olacak. Onun için şu andaki çalışmamız Bakanlar Kurulu kararı üzerindedir. Gelecek hafta salı veya çarşamba günü sendikalarımıza bu yardımcı işlerin belirlenmesiyle ilgili görüş almamız gerekiyor, o yazıları gönderiyoruz. 'Hangi işler yardımcı iştir, siz bize gönderin' diye talepte bulunacağız. Onlardan geldikten sonra biz de Bakanlar Kuruluna sunmuş olacağız."
- "Burada popülizm olmaz"
Erken emeklilik konusunu, sosyal güvenlikte yaşanan olaylardan sonra Türkiye'de aklıselim kimsenin isteyeceği kanaatinde olmadığını vurgulayan Çelik, "Ülkede, 'kendimi, ülkemi, çocuğumu, torunumu seviyorum' diyen kim varsa bunlar erken emekliliği istemez çünkü onun acısını yaşadık" görüşlerini iletti.
Çelik, erken emeklilikten kaynaklanan sıkıntıları halen telafi edemediklerini, sosyal güvenlik reformunu yaptıktan sonra şartların giderek iyileşmeye başladığını ifade ederek, şöyle konuştu:
"Yani SSK hem zarar ediyordu hem sağlık hizmeti veremiyordu. Şimdi herkese sağlık hizmeti, ilaçları veriyoruz, sonuna kadar kapıları açtık ama diğer taraftan da emeklilik yaşı 50. Şu anda 50. Böyle bir Türkiye. Bir tane örnek yoktur, dünyada vatandaşını 50 yaşında emekli yapan bir ülke yoktur. Onun için Türkiye'ye haksızlık etmeyelim, Türkiye'nin geleceğine taş koymayalım. Burada popülizm olmaz. Bunu Meclis kürsüsünde de söylüyorum. Bu siyaset yapılmayacak bir iştir. Burada bir siyaset yaparsak, yapıldı 1991'de siyaset, benim babam da şapkayı tavana atmıştır büyük ihtimalle, şimdi 97 yaşında babam, yani 'Erken emekli olurum' diye. Öyle değil mi? Senin baban da şapkayı tavana atmıştır, demiştir ki 'Helal olsun ya 38 yaşında emekli oluyoruz' diye. Sonra bedelini çocuklar, torunlar ödüyor."